Ethereum kurucu ortağı Vitalik Buterin, ETH satışlarından kâr elde ettiği iddialarını ele alarak Web3 projelerine ve hayır kurumlarına verdiği uzun vadeli desteği vurguladı.
Ethereum kurucu ortağı Vitalik Buterin, kişisel kâr amacıyla milyonlarca dolarlık Ether (ETH) sattığı yönündeki iddiaları yalanladı. ETH varlıklarını yalnızca çeşitli kripto projelerini ve hayırsever girişimleri desteklemek için sattığını iddia etti.
30 Ağustos’ta X’teki bir kripto topluluğu üyesi, Buterin’i yükseliş tweet’i attıktan sonra 2 milyon dolar değerinde Ether (800 ETH) boşaltmakla suçladı. Onchain analiz firması Lookonchain de aynı cüzdan adresinin 9 Ağustos’ta girişimciden 3.000 ETH aldığını öne sürdü.
31 Ağustos’ta Buterin, son yedi yılda kazandığı ETH token’larının bir kısmını satarak kâr elde ettiğine yönelik bir X gönderisine yanıt verdi.
Buterin 2018’den beri hiç Ether (ETH) satmadı
Buterin’e göre, hiçbir zaman kâr amacıyla ETH satmadı, ancak çeşitli Web3 projelerini ve hayır kurumlarını finansal olarak destekledi. Kendisi şöyle dedi:
“2018’den beri satış yapmadım ve elde ettiğim geliri saklamadım. Tüm satışlar, Ethereum ekosisteminde veya daha geniş bir hayır kurumunda (örneğin biyomedikal Ar-Ge) değerli olduğunu düşündüğüm çeşitli projeleri desteklemek için yapıldı.”
Söz konusu sosyal medya paylaşımı topluluk üyelerinden destek gördü. X kullanıcılarından biri “Bunu savunma bile; sen de bir yat hak ediyorsun” dedi.
İlgili: Sorunsuz çözümler: Kaç tane Ethereum katman 2 çok fazladır?
Ethereum DeFi büyümesini destekliyor
Buterin kısa süre önce Ethereum’u, blokzincirin merkeziyetsiz finansı “önemsemediği” iddialarına karşı savundu.
Yield farming (getiri havuzları) kavramının arkasındaki mucit Kain Warwick, Buterin’in bir maksi olmadığını ve özellikle DeFi konusundaki duruşunda yanılmaz olduğunu düşünmediğini söyledi.
“Son beş yılda yanlış anladığı en kritik şeylerden biri DeFi’nin önemi.”
Ethereum kurucu ortağı ayrıca “çekiciliği sürdürülebilirliği olmayan geçici bir kaynaktan gelen şeylere” saygı duymadığını da sözlerine ekledi.
