Maskenin arkası boşsa şov “maske kalkana” kadar devam eder, maske kalkınca şov biter.
Kripto varlıklar aslında birer “maske” gibidir (Yeni düzenlemede “araçtan bağımsızlık ilkesi” olarak anılıyor).
Maskenin arkası boşsa şov “maske kalkana” kadar devam eder, maske kalkınca şov biter. Bu manipülasyon amaçlı kripto projelerinin özetidir. Proje sahipleri bir yandan token alım satımlarından kâr elde ederken diğer yandan belirli bir süreye kadar “şişirdiği” token fiyatlarını diğerlerinin “kucağına bırakır”. Bazense maskenin arkasında gerçek bir şeyler vardır, ne olduğunu anlamak için o maskeyi kaldırmak gerekir. O maske kalkınca arkada sabit bir para, ödeme aracı veya gayrımenkul hissesi gibi gerçek bir varlık çıkabilir. Buna göre de kripto varlıklar belirli ayrımlara tabi tutulmaktadır: “payment token”, “security token” gibi.
Security tokenler başkalarından toplanılan fonla sürdürülen faaliyet neticesinde fon sahiplerine kazanç getirmek üzere çıkarılan ve niteliği gereği sermaye piyasası aracı olarak değerlendirilen tokenler şeklinde kısaca açıklanabilir. Bu tokenlerdeki maskeyi kaldırdığımızda gerçek ve güzel bir proje de görmek de mümkün, maske kalkınca şovun bitmesi de..
Security tokenler büyük küme olarak düşünülürse bir de bunun içerisinde “tokenized security” denilen özel bir alt küme var.
Bunlarda maske kalkınca genelde şov bitmez (bazen keyifsiz olabilir ama şova devam!). Çünkü tokenized security’de maskeyi kaldırınca bildiğimiz geleneksel sermaye piyasası araçlarıyla karşılaşıyoruz. Tahviller, finansman bonoları, hisse senetleri, vadeli işlemler, opsiyonlar yani. Tek fark bunların blokzincir altyapısında olması ve her birinin tokenler tarafından temsil edilmesi, yani “maskelenmesi”.
Dolayısıyla maskenin arkasındaki tahvil, hisse vb. varlık ne kadar manipülasyon amaçlıysa, onun token maskeli hali de o kadar manipülasyon amaçlıdır. Performans farklı bir konu olmakla birlikte aslında ikisinde de normal şartlarda manipülasyon yoktur. Sadece biri diğerinin yeni teknolojilere uyum sağlamış hali olan -artık- SPK kontrolünden geçen alternatif finansman yöntemleri söz konusudur.
Yeni düzenlemede tokenized security “sermaye piyasası araçlarının kayden ihracı ve MKK tarafından izlenmesine” alternatif olarak yer almaktadır. Dolayısıyla tokenized security “yepyeni” bir şey değil, yeni teknolojilerden faydalanan bir alternatiftir.
Bu alternatifi tercih etmenin avantajları neler? Geleneksel piyasalarla kripto piyasalarını buluşturmak denebilir.
Kripto piyasalarının kapandığı bir saat veya gün yok, 7/24 işleme açık. Yine (T+2) gibi süreler de yok, blokzincir üzerinden anlık işlem yapmak mümkün. Genellikle daha düşük komisyonlar söz konusu ve yüksek market likiditesi olan bir piyasa.
Bunlar sürekli işlem yapan yatırımcılar ve traderlar için oldukça önemli. Blokzincir fiziki sınırları ortadan kaldırdığı için global anlamda daha fazla kişiye ve yatırımcıya ulaşmak mümkün. Diğer yandan ihraççılar açısından akıllı sözleşmeler sayesinde regülasyon uyumunu kolaylaştırmak, yasaklı cüzdanlara gönderimi kısıtlamak, temettü (kâr payı) dağıtımı ve oy kullanma süreçlerini ya da pay opsiyon planlarının uygulanmasını otomasyona bağlamak mümkün.
İhraççı şirketin blokzincir verileri sayesinde captable yönetimi yapması da oldukça hızlı ve kolay bir hâl almaktadır. Platformlar açısından ise listeleme kolaylaşmaktadır; listelenen varlığın ne olduğu bellidir, sermaye piyasası aracı mı, izin alınmış mı sorularının cevabı daha kolay verilebilmektedir.
Kaynak: coindeskturkiye